25 Şubat 2016 Perşembe

Boşanma sürecindeki çocuklu ailelere tavsiyeler




Geçenlerde bir "sınıf arkadaşıyla oyun için buluşma" esnasında, fark ettim ki arkadaşımızın annesi bize farklı bir adres veriyor.
Zaten yeni taşındıkları yepyeni bir sitede yaşıyorlardı. Ben de merakıma engel olamadım "hayırdır" ı çakıverdim.

Fısıldamalı bir cevap geldi malesef. "Babamız eski evde kaldı, biz buraya taşındık. "Henüz 2 hafta oldu".

Sonra içeri geçtik çocuklar bir yandan oynuyor, kadıncağız bana çay demlemiş börekle sunuyor falan. Açıkçası pek de tanımıyorum, sadece çok cici bi kadın olduğunu düşündüğüm bir sınıf annesi olarak biliyorum.


Neyse efendim, arada mutfaktayken birazcık daha bilgi alabildim.

Sonra benim de küçükken annemin babamın boşandığını söylediğim zaman kadın bir anda daha rahat hissetti kendini.
Orada da söylediğim, kendim tecrübe ederek yaşadığım bazı temel notkaları buraya da paylaşmak isterim.


Mutlaka her ailenin farklı bir boşanma hikayesi ve her çocuğun da farklı karakteri var. Ama ben kendi adıma geriye dönüp baktığımda yapabildiğim değerlendirmeleri paylaşmak istiyorum.



  •  Çocuklar bu durumu "kendi suçları" olduğuna çok çabuk inanırlar. Benim de sorunların kendi yaramazlıklarım ve davranışlarım yüzünden olduğuna inandığım bir dönem olmuştu. Hele hele, çocukla ilgili konularda çocuğun yanında çatışmaya düşüp sonra da "senin yüzünden kavga ediyoruz, sen geç yattığın için" gibi çok ölümcül olabilecek laflarla destekliyor olabilirsiniz. Siz orada sadece çocuğu erken yatırmaya çalışıyor olabilirsiniz ama çocuğun aklına takılan onun yüzünden kavga ediyor olduğunuzdur. 

  • Annenin üzülmesi, bir çocuk için gerçekten çok yıkıcı bir şey. Biliyorum çok çok zor bir dönem. Biliyorum hayat çok zorlaştı ve içinizde her daim bir burukluk ve üzüntü var.Ama mutlaka yüzünüze arada bir de olsa güler yüzünüzü takının, güçlü durun. Çocuğunuz en çok sizin yansıttığınız durumunuza üzülecektir. Siz mutlu olursanız günlük yaşantısında çocuğunuz da çok daha huzurlu olacaktır. Onlar için geniş kavramlardan daha önemli olan şey günlük yaşantılarının nasıl geçtiği aslında. 

  •  Evden ayrılan, yani çocukla daha az görüşecek taraf, büyük ihtimal baba,kişiye çok iş düşüyor. Çocuğun kafasında sürekli dönüp duran konu bu ebeveynini kaybettiği. Bunu destekleyecek hiç bir şey yapmayacağınız gibi, onu ne kadar sevdiğinizi ve ondan ayrılmanın aslında "keyfi" bir durum olmadığını mümkün olduğunca fazla  hissetirmelisiniz.

  • Benim takip ettiğim kadarıyla babaların yaptığı şeyler, çocuğu alıp babaannenin yanına götürmek, akrabaların yanına götürmek. Bunun bende uyandırdığı izlenim babanın çocuğuyla baş başa kalmaktan korktuğu/zor geldiği oluyor açıkçası.Babalar mutlaka ama mutlaka çocuklarıyla baş başa da uzun bir süre geçirmeliler. Tabi ki aile ile de görüşmek çocukların sevdikleri tarafından şımartılması da harika. Ama baş başa zaman, sinema, lunapark, yürüyüş, ne olursa artık, mutlaka gerekli.


  •  3. Kişiler: Bu çok karışık bir konu. Tabi ki zaman ilerledikçe hayatınızda yeni birileri olabilir. Bu konuda anneler daha "sağduyulu" davranırken, babalar malesef çocukla olan görüşmelerine hemen bu 3. kişiyi dahil etme derdinde oluyor. Bence hiç tanıştırmayın daha iyi:) Bunu düzgün yapmanın ve çocuğu üzmemenin bir yolu yok çünkü. Yaş ilerlerdikçe, çocuklar zaten kendiliklerinden anne babalarının mutlu olmasını,  biriyle tekrardan evlenmesini kendileri ister duruma geliyorlar.Ama hemen değil.İşler çok ciddiyse ve çok kısa süre içerisinde evleniyorsanız durum farklı. Mutlaka bir psikolojik danışmandan detsek alınmalı bu durumda diye düşünüyorum.

  •  Medeni olun. Medeni olmanız sizin için değil çocuğunuz için ölümcül olduğunu unutmayın. Eski eşinizle telefonda "rahat" konuşmanın bir yolunu bulun. Çünkü konuşacaksınız. Doğum günü partilerinde karşılaşacak, okul karne günlerinde mecburen görüşeceksiniz.Gerekirse bunu uygun bir zamanda oturup konuşun ve planlayın.


  • Çocuğun öğretmenleriyle konuşun ve okulda çok ciddi desteklenmesini sağlayın. Ben ilk okul 4/5 dönemindeydim. Bazı derslerde defter tutmayı tamamen bırakmış , kursta ders kırmaya başlamıştım. Sınıf öğretmenim, demek ki haberi vardı, çok üstümde durup desteklemişti neyse ki. Çocuğun okulda yaptığı "garip" haraketlerin hassasiyetle karşılanması gerektiğini okul bilmeli mutlaka.


Sevgiler,

Ceren

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder