Geçen sene büyük oğlumun
okuldaki ilk senesiydi. Öncesinde sanırım Türkiye`de yaşayan orta halli her
ailenin vermesi gereken bir karar vermem
gerekiyordu ; 2.bir çocuk mu yoksa özel okul mu? Sanırım hem ben tek çocuk olarak büyüdüğüm ve hep bir
kardeş özlemi çektiğim için hem de kendim 2.kez bebek kokusunu içime çekmek
istediğim içim kararımız 2.çocuktan yana oldu.
Ve böylece hem 1.sınıf
hem devlet okulu maceramız başladı.
Allahtan bu macerada
kısmen yalnız değildim. Çok yakın bir arkadaşımla çocuklarımız 3 ay arayla
dünyaya gelmişti ve şimdi büyüdüklerinde biz aynı okula , aynı sınıfa
gitmelerini istiyorduk.
Önce oturduğumuz semtte
baya meşhur olan bir ilk okuldan başladık araştırmaya. Ama okula ilk gittiğim
zaman anladım ki daha ilkokul veliliğine hazır değilmişim. Okul 1.sınıftan
8.sınıfa kadardı. Yani el kadar 1.sınıf bebeleri de çok gelişmiş zamane 8.sınıf çocukları da aynı anda
teneffüse çıkıp aynı koridorlarda koşturuyordu. Bundan dolayı bu okulu direk
eledik. Elimizdeki 2.okul sadece 4.sınıfa kadar eğitim veriyordu. Bu sene de
sadece 2 tane 1.sınıf açacaktı.
Neyse gittik geldik, müdürümüzle
görüştük, ikametgâhımız da zaten bu okula düştüğü için kaydımızı yaptırdık ve
maceramız başladı…..
Şimdi ilkokul 2 velisi
olarak şunu söyleyebilirim ki;1.sınıf, eğer biraz ilgili ve evhamlı bir
veliyseniz korkunç bir sene ama iyi haber 1.dönemi atlattıktan sonra her şey
daha sakinleşiyor.
Devlet okulu olarak bizim
okulumuz cidden iyi bir okul. Öğretmenimiz 30 yıllık çok deneyimli bir
öğretmen. Deneyimli olması çok iyi ama 30 yılın verdiği bir yorgunluk olduğu da
kesin. Bu noktada şu anda asla öğretmen değiştirmeyi ya da okul değiştirmeyi
düşünmem ama başa dönme şansım olsa biraz daha genç bir öğretmeni tercih
edebilirdim. En son geçen Cuma öğretmenimizin yüzünü görünce “Neyse bugün Cuma
hem haftaya 2,5 gün tatil “ diye teselli
ederken kendimi Rocky filmdeki “ Acı yok Rocky “ diyen antrenör gibi hissettim.
Yani demem o ki; Okul
değil, öğretmen bulun...:)
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder